BERİL POZAM
Oyuncu olmak hep hayaliniz miydi? Yoksa başka seçenekler/şıklar da var mıydı?
Oyuncu olmaya karar verene kadar b rçok şey olmak geçt aklımdan. Ama ne zaman k t yatro sahnes ne çıktım ve b r oyunda oynadım, her şey değ şt ! O saatten sonra aklımda b r tek oyuncu olmak var oldu.
Peki bunun hayalden gerçek hayata geçişi kolay oldu mu? Hikayenizi hiç bilmeyen birisine nasıl özetlersiniz?
Yetenek sınavlarına hazırlandım ve okulu kazandım. Bu mesleğ n okulunu okumak steyen herkes g b yan ...
Türkiye’de oyuncu olmanın en keyifli ve en zorlayıcı yönleri nedir?
Başka herhang b r ülkede henüz oyunculuk yapma fırsatı bulamadığım ç n (umarım b r gün olacak) Türk ye’de oyunculuk yapmayı başka b r durumla kıyaslamam mümkün değ l. Her meslekte olduğu g b tab k kend ç nde zorlukları ve kolaylıkları var ama etrafınızda güzel nsanlar varsa, hep b rl kte bu zorlukların üstes nden geleb l yorsunuz.
Bir oyuncu kendini nasıl geliştirir, siz bununla ilgili neler yapıyorsunuz? Bir role evet dediğinizde hazırlık aşamasında neler yaparsınız?
Ben m zled ğ m yol bu ş n eğ t m n almaktı. Eğ t m, b r terc h yapab lme ehl yet sunuyor nsana. İş n nasıl olur’unu bulmak ç n alınan b r ehl yet. Eğ t m sayes nde refleksler n z gel ş yor. S z nle b rl kte aynı amaç uğruna orada olan nsanlarla güvenl , özgür b r keş f ortamına sah p oluyorsunuz k bu paha b ç lemez b r şey. Her yen rolde lk önce karakter n benden farklı olan bütün yanlarını l stel yorum. Yaşı, geçm ş , a les , yaşadığı yer... bu farklılıkların dışında kalan da nsanın ta kend s oluyor zaten, ger ye kalan da herkeste farklı farklı dozlarda olan duygular sadece.
Sizi “Afili Aşk” dizisindeki Nazmiye karakteriyle tanıdık ve sevdik; genelde ilk işlerde oyuncunun kendisine yakın roller izleriz ama sizinki şiveyle konuşan bayağı farklı bir tipleme idi, değil mi? Nasıl kalktınız bu işin altından? Altından kalktığımı düşünmen ze sev nd m. Bu ben m mesleğ m, el mden gelen n en şe yarayanını yapmaya çalışıyorum hep.
“Yalı Çapkını”nda canlandırdığınız Suna Şanlı’yı nasıl anlatırsınız? Onunla nasıl bir bağ kurdunuz?
Suna Şanlı özünde yalnız, a les z b r a leden gelen, maalesef sağlıklı b r sevg ye şah t olmamış, kardeş yle kurduğu bağ, onu koruma çgüdüsüne sah p olması sayes nde de bugünlere geleb lm ş b r . Yol boyunca başına gelen olaylara karşı henüz sadece can havl yle ve tecrübes zl ğ yle tepk ler ver yor. En temelde aslında yaşam p ram d n n daha en başında, başına ne gel rse gels n hayatta kalmaya çalışıyor. Onun ç n şu an yaşamsal başka konuları tartışmak b le lüks. B r sahnede “b z m g b nsanların önüne mutluluk ser lm yor. B z tırnaklarımızla kazıyıp onu almaya çalışıyoruz” dem şt . Onun ç n bu yolculuk hayatını, mutluluğunu, özgürlüğünü en temelde bence kend n bulma ve kazanma yolculuğu.
Suna karakteri bir bölümde bir falcının dediklerinin peşinde kendinden beklenmeyen hareketler yapıyor. Burada empatiyi nasıl kurdunuz? Canlandırdığınız rol iyi veya kötü, ne olursa olsun onu savunur musunuz, sahip çıkar mısınız?
Ben rolü savunmakla yükümlü olduğumu düşünmüyorum. Onu anlamalı ve kend dünyasının sınırlarının ç nde, yapab ld ğ m kadar onu canlandırmalıyım, anlamak demek hak vermek değ ld r. Objekt f b r şek lde, onu yargılamadan sadece d nl yorum, anlamaya çalışıyorum.
Dizide partnersiniz, setteki Taro’yu ve bir arkadaş olarak Taro’yu nasıl anlatırsınız?
Taro çok şahane b r nsan. K bar, düşüncel , eğlencel ... tam b r cent lmen. Hem muhabbet çok key fl hem de b r partner olarak çok yardımsever, destekley c ve çalışkan. Hep var olanın üzer ne katmaya çabalayan, kend yle eğlenen s z n de eğlencen ze ortak olan, partner olduğuma gerçekten memnun olduğum b r arkadaşım oldu.
Karşılıklı sahnelerinizde hanginiz daha çok gülme krizine tutuluyor?
Valla k m z de aynı anda gülüyoruz bence.
“Yalı Çapkını”nın başarısını ve bu kadar etki yaratmasını neye bağlıyorsunuz?
Öncel kle oyuncu kadrosunun hem nsan olarak hem de yetenek olarak şahane nsanlardan oluşmasının çok büyük etken olduğunu düşünüyorum. Böyle güzel arkadaşlarımla b rl kte çalıştığım ç n çok şanslı h ssed yorum. Aslında lk teşekkür bu castı b r araya get ren ve bu dünyayı kurup yaşatacak olan nsanları b r araya get ren yapım ş rket m z OGM’ye olmalı. Bu kadar yetenekl ve şahane nsanı b r araya get reb lmek büyük b r başarı. Bu ensemble b r ş. “Yalı Çapkını” ç n çalışan herkes gerçekten aklı ve kalb yle bu ş y b r yere get rmek ç n çabalıyor. B rb r m z n ş n kolaylaştırmak ç n el m zden gelen yapıyoruz. Ger s sey rc n n takd r . B z mle b rl kte bu yolda oldukları ç n çok mutluyum. Var olun!
Oyuncu olmasaydınız hangi alanda olurdunuz? Başka hangi meslek sizi mutlu ederdi?
Kes nl kle ps koloj okurdum. Başka b r seçenek olmazdı d ye düşünüyorum.
Çekimde/sette olmadığınızda nasıl vakit geçirirsiniz? Hobileriniz nedir?
Dostlarımla buluşuyorum, muhakkak den ze, ağaçların yanı- na g d yorum, yan sess zl k ve sak nl k arıyorum. Ve mümkün olduğunca, zaman buldukça gez yorum. Tebd l mekanda fe- rahlık vardır derler.
Evcimen biri misiniz, ev işlerinden hoşlanır mısınız?
Ev şler n yapmayı çok sev yorum. Bu ruhumu d nlend r yor, düşünceler m düzenlen yor. Koşturmacanın çer s nde zama- nı durdurmamı sağlıyor. Ruh hal me göre değ ş yor, o an canım nasıl st yorsa ya evde kalıyorum ya da dışarı çıkıyorum. Sanatın herhangi başka bir dalında bilmediğimiz bir yete- neğiniz veya merakınız var mı?
Dans etmey ve çeş t çeş t enstrümanları keşfetmey çok sev - yorum. Hep öğreneceğ m d ye kend me yen yen enstrüman- lar alıyorum ama vak ts zl kten tam anlamıyla h ç odaklana- mıyorum. Umarım b r gün onlara da zaman bulacağım. Karakterinizin en belirgin özelliği hangisi? Ve en çok değiş- tirmek istediğiniz özellikleriniz neler?
Dışa dönük b r y m, b rleşt r c b r nsanım. Dostlarımın oluş- turduğu kalabalıklardan çok hoşlanırım, kalabalık sofraları sever m. Kurduğum a lem ben m ç n çok öneml . Değ şt rmek sted ğ me gel nce, bazen b r şeye çok üşen yorum. Üşengeçl - ğ m b raz azalsa çok memnun olurum.
Bedensel ve ruhsal sağlığınızı korumak için belli rutinleri- niz var mı?
Terap ye g tmek, dostlarımla sohbet etmek, hareket hal nde olmak... İlla spor yapmaktan bahsetm yorum. Dengel yaşa- maya çalışıyorum. Mesela çok oturduysam kalkar hareket eder m. Çok konuştuysam susar d nler m. Her konuda denge- de kalmaya özen göster yorum.
Modada stilinizi bulduğunuzu düşünüyor musunuz? Trend- lerden etkilenir misiniz, yenilikleri dener misiniz yoksa kendi tarzınıza sadık mısınız? Ve kıyafetlerinize duygusal anlamlar yükler misiniz?
Sanırım hâlâ olması gereken le söylenenle kend ç mdek h s- ler arasında g d p gel yorum. Trendler ben memnun ed yorsa onları dener m yoksa açıkçası umurumda olmaz. Bu konuda profesyonel b r yle çalışıp kend m gel şt rmem gerek bence. Adeta üniformam gibi dediğiniz favori kombininiz hangisi? Jean pantolon, kapüşonlu üst, güneş gözlüğü, şapka.
Sizi ELLE Pop Up’a Beymen Club’ın ilhamını, şehirde yazı yaşayanlar ve gittiği yere şehri de götürenlerden alan İlk- bahar/Yaz koleksiyonuyla çektik. Metropol hayatıyla ara- nız nasıl? İstanbul ile ilgili sevdiklerinizi ve sevmediklerinizi sorsak?
Doğma büyüme İstanbulluyum fakat hâlâ Boğaz köprüsünden her geçt ğ mde etk len yorum. İstanbul’a bayılıyorum, yaşam enerj s ne den z ne, doğal ve tar h güzell kler ne, seçenekler n n h ç b tm yor olmasına. Traf k b raz az olsa ve bu kadar kalabalık olmasa şahane olurdu.
Koleksiyonda güneşin izinde tasarlanmış farklı temalar ve renk grupları var; sizin giyim tarzınızda en çok kullandığınız renk paleti hangisi oluyor?
Kışın daha çok kahvereng g ymey sev yorum, bahar ve yaz aylarında se rengarenk, cıvıl cıvıl olmak çok hoşuma g d yor. Yaz aylarını şehirde geçirdiğinizde neler yaparsınız? Favori semtiniz veya yerleriniz var mı?
Ben Anadolu Yakalı’yım. İstanbul’un en sevd ğ m yerler n n başında gel yor upuzun sah l şer d n n olduğu bu yaka. Ve Bağdat Caddes !
Beymen Club’ın logosunda ve pek çok tasarımında bulunan kaz, doğası gereği yolculuk, özgürlük ve beraberlik duygusunu çağrıştırıyor. Siz yolculuk etmeyi sever misiniz? Bu yaz için seyahat planları yaptınız mı?
Seyahat etmeye bayılıyorum, her yer gez p görmek st yorum. Mümkünse bazı yerlerde kısa sürel yaşayıp orada vak t geç rmek st yorum. Bu yaz seyahat planı yaptım tab , b r aks l k olmazsa tümünü Instagram’da görürsünüz.
Yaz dedik, güneş dedik, seyahat dedik; o zaman bir de aşkın tarifini alalım sizden. Ne varsa/ olursa siz buna aşk dersiniz?
İç m ona baktığımda sıcacık olur, güven, şe at, anlayış aynı anda kaplar ben . B rb r m z anladığımız, d nley p gel şt ğ m z, muhakkak eğlend ğ m z zaman ve en öneml s sah p olduğumuzun kıymet n b l p ona sah p çıkarsak buna aşk d yeb l r z.
Burcunuz Akrep ama son günlerinde doğmuşsunuz. Taşır mısınız özelliklerini? Mesela sezgileriniz güçlü müdür? İnsanlara kolay güvenir misiniz?
Sezg ler m fazlasıyla güçlüdür, sağ olsunlar ben h ç yalnız bırakmazlar! Güven lecek nsana güven r m tab , ama genelde lk karşılaşmada h ssett ğ m duygular doğru çıkıyor o yüzden artık b raz temk nl davranıyorum, yavaş yavaş güven yorum nsanlara. Ne kadar ekmek o kadar köfte m sal .
Uzun vadeli planlar yapar mısınız yoksa hayatı akışına mı bırakırsınız?
Geleceğe da r hedefler m var ama her an her şey olab leceğ ç n kend m anda tutmak daha gerçek h ssett r yor.
Keyfiniz yoksa size iyi gelen, anında daha iyi hissettiren bir “formül” var mı?
Ked m öpmek, yanımda değ lse onu düşünmek her zaman şe yarıyor.
Genlerinizde hem sanat hem spor var. İlkinde ilerlemeye nasıl karar verdiniz? Küçükken yetişkinlerin en can sıkıcı “büyüyünce ne olacaksın?” sorusuna hangi cevabı veriyordunuz?
Sanırım büyürken hayattak uyarıcılara karşı b r hassas yet sah b ysen z, nsanın ç nde b r anlatma ht yacı, fade etme ht yacı oluşuyor. Bu sıkışıklığı dışa vurmak ç n nsan çeş tl kanallar bulmaya çalışıyor bu arayışında. Ben de farklı farklı alanlarda, farklı araçlarla kend m bulmayı dened m ve sanat ben bu sıkışıklıklarımdan özgürleşt ren oldu sanırım. B l nçl b r kar yer terc h ndense organ k olarak evr ld ç mde. Sanatçı b r k ş l ğ m var, bu yüzden de bunu meslek ed nd m, bu ben m seçt ğ m meslek olduğu ç n sanatla uğraşmıyorum. İngiltere’de farklı okullarda drama eğitimlerinin ardından Türkiye’ye dönüş... Dönmenizde ne etkili oldu? Şu anda “iyi ki” diyor musunuz?
B r ayağım hâlâ İng ltere’de. H kaye anlatıcılığı, aktörlük b r noktada d l bazlı b r kraft. Bende sanırım Türkçen n fonet k k myası İng l zceden çok farklı olduğu ç n bunu deneylemek steyerek geld m Türk ye’ye.
İngilizceye ana diliniz kadar hakimsiniz. Gelecekte kariyerinize yurtdışında devam etme gibi bir hayaliniz/hedefiniz var mı?
El mde olsa her d lde oynamak, h kaye anlatmak st yorum. Bir rolü kabul edip etmemeye neye göre karar veriyorsunuz? Yoksa “daha yolun başı, her rol bana iyi gelir, ilerlememi sağlar, elemeye gerek yok” der misiniz?
Daha çgüdüsel b r yerden ver r m kararlarımı. İy b r met n okuduğumda büyüley c b r etk s oluyor ben m üstümde ya da y yazılmış b r karakter le kes şt ğ mde, sonsuz f k rler s ls les çer s nde buluyorum kend m ve bu h kayen n b r parçası olmak gel yor ç mden. Bunu h ssett ğ m anda sadece o akışı tak p ed yorum.
“Sadakatsiz” dizisinde hayatta hep kaybetmiş, hırçın bir çocuğu seyirciye sevdirmeyi başardınız. Nerden empati kurdunuz? Televizyondaki ilk rolle bu kadar hızlı fark edileceğinizi bekliyor muydunuz?
Sonuçtan z yade süreç odaklı olmaya çalışıyorum hayatta. Selçuk’un h kayes n anlatmaya, fark ed lmek g b b r beklent yle başlamamıştım. Çok sevd ğ m, Chr s d ye b r drama hocam bana ‘Ne kadar b reysel olursan, o kadar evrensel olursun’ derd . Sanırım Selçuk’u tanıdıkça çok çselleşt rd m, bu da sey rc m z n ona kızsa da ona üzülse de, daha nsan b r yerden onu anlamasına sebep oldu.
ze rağmen, k m z de bolca gülüyoruz sanırım.
Bugüne kadar size mesleğinize dair en hoşunuza giden, aklınızda kalan en iyi öğüdü veren kimdi? “Yalı Çapkını”n- da özellikle bolca karşılıklı sahnenizin olduğu Binnur Kaya ve Çetin Tekindor gibi isimlerden neler öğrendiniz?
Ben lk Türk ye’ye döndüğümde, Haluk ab yle (B lg ner) onun t yatrosunda sohbet etm şt k ve oyun oynama hal ve nsanın çocuk tarafını asla kaybetmemes gerekt ğ üzer ne konuş- muştuk. Bu sohbet n yer bende hep özel kalacak. “Yalı Çap- kını”nda se, bu mesleğ ne kadar uzun süred r yaparsa yapsın ve ne yoğunlukta çalışırsa çalışsın, bu zanaate karşı olan aşk- larının b tmed ğ n , tam ters güçlenerek büyüdüğüne tanıklık ett m bazı usta aktörler n. Bu çalışma et kler ve d s pl nler n- den rahatlıkla okunuyor nsanların. Bu tutkunun bell b r yaşta geçmeyeceğ n b lmek bana kend hayatımla lg l üm t verd . Tiyatro ile ilgili planlarınız, hayalleriniz, kendinize çizdiği- niz bir yol var mı?
5-6 sened r sahneye çıkmadım. B r hamlık olab leceğ n düşü- nüyorum kend mde. İlk boşluğumda b r oyunun provalarına başlamak ç n sabırsızlanıyorum.
Çok önemli bir konuda çıkış yolu bulamadığınızda, kime akıl danışırsınız?
A lemle çok yakınız b z. Onlara danışırım genelde ve ne şans- lıyım k ben anlayab len ve ben m geçt ğ m yolların benzerle- r nden geçm ş b r anne ve babam var.
Anneniz Şevval Sam hem müzikte, hem oyunculukta çok başarılı; hem de hep yeni şeyler deneme konusunda cesur bir sanat vizyonuna sahip. Nasıldır aranız, şu ara en çok ne hakkında konuşuyor/tartışıyorsunuz?
Bu aralar Gabor Mate le lg l bolca konuşuyoruz annemle. Baskılanmış duygular ve bunun hayatlarımızdak tezahürü üzer ne son dönemde bolca muhabbet ed yoruz. Anneanneniz Leman Sam da müzikte kült bir isim. Torunu olarak onu nasıl tanımlarsınız?
Köklü b r çınar ağacı g b d r anneannem.
Sizce karakterinizin en güçlü, en belirgin özelliği hangisi? D s pl nl y md r ve rademe güven r m.
Keşke şu huyumdan vazgeçsem dediğiniz bir şey var mı? Değ şt rmek sted ğ m b r huyumu fark ett ğ m zaman hemen onu tanımlayıp üzer ne çalışmaya gayret göster yorum. Son dönemde uyku düzen m üzer ne çalışıyorum. Ve sanırım b raz daha sosyalleşmem lazım, bu huyumu b r an önce değ şt rsem fena olmaz.
En yakın, sizi en iyi tanıyan arkadaşlarınıza sorsak, sizi hangi kelimelerle tarif ederler?
Tutkulu d yeb l rler sanırım. İlk günden itibaren stilinizle de çok dikkat çektiniz. Siz nasıl tarif edersiniz tarzınızı? Kıyafetlerinize ve aksesuarlarınıza duygusal anlamlar yükler misiniz?
Nasıl tar f edeb leceğ m b lm yorum ama duygusal anlamlar yükled ğ m parçalarım var. Takılarımın her b r ben m ç n farklı anlamlar taşıyor. İs mler olan Paul ve Tash d ye k tane der ceket m var, bana bazı dönemlerde yastık ve yorgan olmuşlukları vardır.
Adeta üniformam gibi dediğiniz favori kombininiz hangisi? S yah takım elb seler m!
Sizi ELLE Pop Up’a Beymen Club’ın, ilhamını şehirde yazı yaşayanlar ve gittiği yere şehri de götürenlerden alan İlkbahar/Yaz koleksiyonuyla çektik. Metropol hayatıyla aranız nasıl? İstanbul ile ilgili sevdiklerinizi ve sevmediklerinizi sorsak?
İstanbul ben m gerçekten aşık olduğum b r şeh r, her köşes nde b r sürpr z var. Tar h n ve modern metropol hayatının b r füzyonu. Çok kl şe oldu gal ba:) Motos klet mle Boğaz köprüsünden her geçt ğ mde, tekrar tekrar aşık ed yor kend ne. Fakat İstanbul’u en çok fotoğraflamaya başladığımda keşfett ğ m söyleyeb l r m. Duvar yazıları, meyhaneler, ara sokaklar, sokak müz syenler , gün doğumu, gün batımı... Hang s n deney mlemek st yorsanız s ze sonsuz olanak sağlayan b r şeh r burası.
Yaz aylarını şehirde geçirdiğinizde neler yaparsınız? Favori semtiniz veya yerleriniz var mı?
Ben Fenerbahçe’de yaşıyorum ve bu tarafları çok sevd ğ m söyleyeb l r m. Ama genell kle zamanımı ev mde geç r yorum. Ailesinde bu kadar özel ve güzel kadın olan bir erkek karşı cinste neler arar? Çıtası yüksek midir? Yani birini beğenmeniz zor mudur?
Dürüstlük, sağlam b r değer yapısı, şe at, hassas yet, yetenek ve zeka. Bunlara sah p b r nsana daha önce karşı koyab ld ğ m hatırlamıyorum.
İkizler erkeği olduğunuzu duyan kızların ilk tepkisi ne oluyor? Olumlu mu olumsuz mu?
Genell kle olumsuz gal ba:) Burçlar bana çok eğlencel gel yor, potans yeller gösteren b r şey sanırım.
Fotoğraf çekmeyi çok sevdiğinizi görüyoruz. Nasıl başladı bu merak? Ne tarz fotoğraflar bunlar? İleride sergi, kitap vs düşünür müsünüz?
L sede b r sene fotoğrafçılık okudum, okulun karanlık odasında bolca vak t geç r yordum ve sanırım o dönemde tutku duymaya başladım fotoğrafçılığa. Kend başına ya da bütünle, sadece var olan, b r k mseye, objeye ya da b r ana, onu gözlemleyerek ve fotoğraflayarak bambaşka b r anlam thaf etmek sank o anı zamanda hapsetmek ve ben m hal ne get rmek g b gel yor bana. Yanı sıra, b r fotoğrafın başka b r fotoğraftan daha farklı b r anlam taşıdığını düşünsem de, daha fazla önem arz ett ğ n de düşünmüyorum. Dolayısıyla adaletl b r zanaat olarak da gel yor bana b r şey fotoğraflamak.